KENDİ CENNETİNİ YARATMAK

Onlar, kendi cennetlerini yaratmış olan arkadaşlarım. Yakınlarında kimselerin yaşamadığı, eskiden doğru düzgün yolu bile olmayan bir yerde, kelimenin tam anlamı ile bir cennet yarattılar.

Mimar olan arkadaşım, titizlikle hazırladığı projeyi çok kısa sürede hayata geçirmeyi başardı.

Yaklaşık 2,5 dönüm bahçe içinde olan bu ev, havuzu, terası, sebze bahçesi, misafirhanesi ile çölde bir vaha gibi.

• 

• 

• 

Eve dışarıdan bakıldığında bir tarafı tek katlı, diğer tarafı iki katlı.

Terasa açılan hol, evi iki ana bölüme ayırıyor. Bir tarafı salon, diğer tarafı mutfak.

Aynı zamanda bu hol yemek odası olarak düzenlenmiş.

• 

• 

• 

• 

Duvarlar zemin ile uyumlu patine boya ile boyanmış.

Salon evin tek katlı olan bölümünde yer alıyor.

• 

• 

• 

• 

• 

Aynı duvar rengi salonda da devam ettirilirken, şömine duvarında taş kullanılmış. Salonun en göz alıcı yeri, güneş ışınlarının içeri girmesine olanak sağlayan, tavandaki geniş pencere.

Holün diğer tarafında yer alan mutfakta da eskitilmiş dolaplar ve açık renkler kullanılmış.

• 

Holden olduğu gibi, mutfaktan da terasa bir servis kapısı var. Terasta asılı olan aydınlatmanın bir benzerini ben de evimde uyguladım.

• 

• 

• 

Terasın önünde ise muhteşem bir havuz uzanıyor. Bu yazıyı yazarken, havuz başında yapılan partilerin anıları canlanıyor gözümde.

• 

• 

• 

• 

Yıllar içinde bir cennete dönüşen bu bahçenin arka tarafında, evin her türlü ihtiyacını karşılayan bir sebze bahçesi, garaj ve gelen misafirler için şirin bir misafir evi yer alıyor.

Evin mutfak bölümünün üstünde yer alan ikinci katı ise yatak odaları ve banyolara ayrılmış. Bu arada ilk resim, gittiğim zaman benim kaldığım oda.

• 

• 

• 

• 

• 

Onlar biraz ev, biraz tekne şeklinde yaşamlarına devam ederken, ben Kozak yaylasına taşınmaları için ısrar ediyorum.

Hepimiz ayrı ayrı yerlerde yaşayacağımıza, birlikte bir yaşam planlamak artık daha doğru geliyor bana.

Ne de olsa gençleşmiyoruz.