KONTEYNER EV

Konteyner kullanarak muhteşem evler yapıyorlar. Yurt dışında inanılmaz örnekleri bulunan, modifiye konteyner denilen bu evler, artık Türkiye’de de yaygınlaşmaya başladı.

Ben de sürekli olarak konteyner ev çizimleri ile uğraşıyorum. Tekli, ikili, üçlü halde birleştirilmiş konteyner ev çizimleri ile dolu masamın üzeri.

Kozak, bu hayallerimin gerçekleşebilmesi için muhteşem bir olanak sundu bana. Hemen uygulamaya koyamasam da, bir yük konteyneri satın alma fikri gittikçe ağır basmaya başladı. İlk zamanlar bir bölümüne fazla eşyalarımızı depolarız, geri kalan bölümü de eşimin atölyesi olur diye düşündüm.

Ve böylece araştırmaya başladık. Konteynerler 4 farklı ölçüde oluyormuş. Bu arada gerçek yük konteynerlerinden bahsediyorum, piyasada konteyner diye pazarlanan prefabrik yapılardan değil.

20’lik, 40’lık , 40 HC ve 45 HC çeşitleri var. Enleri hepsinin aynı 2,40 m. 20’lik olanın boyu 6 m. 40’lık ve 40 HC olanın boyu 12 m., 45 HC’ nin boyu ise 13.5 m. HC olanların yüksekliği 2.70 m. iken diğerlerinin tavan yüksekliği 2.40 m.

20’lik 40’lığın yarı ölçülerinde diye fiyatlarda yarı yarıya diye sakın düşünmeyin. Küçükler 9.000.- civarında iken büyükler 11.000-14.000.- arasında değişiyor. Bahsettiğim fiyatlar da sıfır değil, ikinci el fiyatları. Dolara bağlı olarak her gün fiyat belirleniyormuş.

İnternet araştırması ve sayısız telefon görüşmesinden sonra, bulunduğumuz yere en yakın liman bölgesinden satın almanın daha hesaplı olduğunu öğrendik.

Böylece Aliağa tarafına doğru yola çıktık.

• 

• 

• 

Bu güzergahtaki bir kaç firmaya uğradık. Yük konteynerlerinin içlerini de gördükten sonra 40’lık olanın bizim için ideal olduğuna karar verdik. Uzun pazarlıklardan sonra da 11.000.- fiyatta ikinci el bir konteyner için anlaştık. 1500.- nakliye ( bir TIR’ ın getirmesi gerekiyor) ve 1500.- da vinç parası ( TIR’dan indirmek için) ödeyeceğiz.

Konteyneri koyacağımız yeri hazırlamak için geri döndük. Bu önemli bir olay, çünkü bir kere yerleştikten sonra, yerini değiştirmek için yine vinç gelmesi gerekiyor. Allah’tan düz olan her hangi bir yere konabiliyor. Biz biraz yerden yükseltmek istedik. Kepçe gelip konacağı yeri düzenledi.

• 

Düzenlenen yere belirli aralıklarla, konteynerin üzerine oturması için, 40 cm. yüksekliğinde taşlar yerleştirildi.

Biz hazırız, nihayet beklenen gün geldi. TIR kapıya yanaştı.

• 

• 

Fakat bir türlü düzgün bir açı ile içeri girmeyi başaramadı. İmdada yine kepçe yetişti. ( Ben demiştim, sonunda bir kepçe almak zorunda kalacağız. Kepçesiz hiç bir iş olmuyor) TIR’ın düzgün girişini sağlamak için gerekli yerlere dolgu yaptı.

Epey bir uğraştıktan sonra nihayet araziye girebildi.

Yük konteynerini indireceği yere yanaşması gerekince, bütün bu yaşananların nedeni ortaya çıktı. TIR şoförü bir türlü manevra yapamıyordu. Kumlara saplandı, yine kepçe yetişti, duruma el koydu.

• 

• 

Sonunda TIR şoförünün şu acı itirafını işittik. ” Ben geri gidemiyorum” Düşünsenize bu TIR’ lar ve şoförler ile yollarda karşılaşıyoruz.

Durumu gören kepçe operatörü direksiyona geçti, TIR, konteyneri indireceği yere yanaştı. Yanına da vinç geldi.

Şimdi iş, vincin iplerle bağlanmış konteyneri TIR’ın üzerinden alıp yerine koymasına kaldı.

• 

• 

• 

• 

Oldukça dikkat isteyen ve çok yavaş yapılan bir işlem bu. Konteyner, TIR’ın üzerinden boşluğa, oradan da yerine, neredeyse santim santim kayarak yerleşti.

• 

• 

İçi temizlenip, yerlerine de kalın muşamba döşenince çok güzel oldu.

Dediğim gibi şimdilik eşya deposu ve atölye görevi görecek.

Bakalım ileride neye dönüşecek?