KOZAKTA KAHVALTI

Bugün sizlere, Eylül ayında Ayvalık’ ta tanıştığımız ve hemen kaynaştığımız Ceylan ve Filiz adında dostlarımızdan bahsetmek istiyorum.

Ayvalık’ ta Çamlık’ ta yol kenarında, karavanla konakladığımız günlerin birinde, hemen yanımıza karavanları ile park etmeleri ile başladı dostluğumuz. Hollanda’ da yaşıyorlardı ve gezmek için Türkiye’ de bulunuyorlardı. 2 gün boyunca yan yana kaldık. Çok sıcak, mütevazi ve çok güler yüzlüydüler.

3. günün sabahı, birlikte Kozak’ a gitmeye karar verdik ve yola çıktık. Kozak’ ı o kadar anlatmıştık ki, merak etmişlerdi, görmek istediler.

2 karavan arka arkaya yola çıktık.

                     

Kozak Yaşam Vadisi’ nde ettiğimiz kahvaltının ardından, Terzihaliller köyünde bulunan arazimize geldik.

Geldiğimizi duyan komşularımız da hoşgeldine geldiler.

 

Demlenen çaylar ve kahveler eşliğinde sımsıcak bir sohbete daldık.

Yapılan mangallar ve yakılan ateş başında  edilen sohbetler geç saatlere kadar sürdü.

                                  

Karavanlarımıza çekildiğimizde, vakit gece yarısını çoktan geçmişti.

Sabahleyin kuş seslerinin yanında, mis gibi bir kokuya uyandım. Erkekler erken kalkmış ve kahvaltı hazırlamışlardı.

              

Ceylan’ ın masa başında hazırladığı omletler ise olağanüstüydü. Zaten doğada olduğunuzda her şey güzel.

                                 

Kahvaltıdan sonra, ne yazık ki toplanmaya başladık. İki çift için de daha gidilecek yerler vardı.

Yola çıkmadan hemen önce komşumuz Halil abi, taze sağılmış süt ve yumurtalar getirdi.

Karavan ile gezmenin en sevdiğim yönlerinden biri de bu. Yollarda inanılmaz insanlar ile karşılaşıp tanışıyorsunuz. Şimdi Hollanda da dostlarımız olduğunu biliyoruz. Onlar da İstanbul’ da bir evleri olduğunu.