KARAVAN ALMAK İSTİYORUZ

2015 yılında, kiralık bir karavan ile yaptığımız 1 aylık gezinin tadı damağımızda kalmıştı.

 

Hiçbir yere bağımlı olmadan, canımızın istediği yerlerde kalmak, bir yere yetişme zorunluğundan kurtulmak, hava kararıyor kalacak bir yer bulmamız gerekiyor düşüncesini taşımamak harika bir histi.

Evet biz bir karavan da yaşamayı sevmiştik.

Şimdi düşünmemiz gereken işin maliyet tarafıydı.
Ve cevaplandırılması gereken sorular vardı.

-Kiralamak mı yoksa sahip olmak mı? 

Eğer her yıl sadece 1 ay bir karavan ile gezecek isek, karavan sahibi olmak anlamsızdı. Kiralamak daha mantıklı idi.

Yaptığımız iş, bize bol zaman sağlayan türden idi. Daha doğrusu zamanımızı kendimiz planlayabiliyor idik. Yani çok daha uzun süreleri karavanda geçirebilirdik.

Bu durumda kiralamadan ziyade sahip olmak daha avantajlıydı.

İlk sorunun cevabını böylelikle verdikten sonra, sıra geldi ikinci soruya

-Ne tarz bir karavan?

Motokaravan mı yoksa çekme karavan mı?

Eğer karavanı götürüp, bir yere çekip, uzun süre orada konaklamayacaksanız, yani bizim gibi dolaşmayı düşünen kişilerdenseniz, bu soruya cevap kesinlikle motokaravandır.

-Ne büyüklükte bir karavan?

Kiraladığımız karavan alkovenli ve büyüklük olarak 6 mt. civarındaydı. Bu bize bazı zorluklar getirdi. Mesela Köprülü Kanyonda manevra yapamadık, o yolu geri geri çıkmak zorunda kaldık. Biz 2 kişi olduğumuz için de alkovendeki yatak bize ancak depo görevi görüyordu.
Tüm bunları oturup konuştuğumuzda, bu kadar büyük bir karavana ihtiyacımız olmadığına karar verdik.
Ama diğer taraftan, bir köpeğimiz olduğu için, camper tarzı bir karavan da bize küçük gelecekti.
Bu durumda sahip olmak istediğimiz karavanın tarzı ortaya çıkmış oldu.
Semi integral.

-İkinci el almak mı yoksa yaptırtmak mı?

Öncelikle ikinci ellere bakmaya karar verdik.

İstanbul kazan biz kepçe, karavan bakmaya başladık.

Aradan nerede ise 1 yıl geçmesine rağmen, istediğimiz gibi bir karavan bulamadık.
Gördüklerimiz bize uygun değildi.
Ya çok zevksiz yapılmıştı, ya teknik olarak yetersizdi, ya çok eskiydi ya da fiyatı çok pahalı idi.

Laf aramızda, bu aramalarımız sırasında, motokaravanına şöför tutmuş kişilere bile rastladık. Gittikleri yerlerde şöför otelde kalıyormuş. Tam Türkiye’ ye özgü bir durum.

Artık ikinci el istediğimiz gibi bir karavan bulabilme ihtimalimizin neredeyse kalmadığını görüyorduk.

-Nisan 2016 da bir seyahatten dönerken, bir de İzmir’e bakmaya karar verdik