WOODOO BEBEĞİ
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Karavana atlayıp Ayvalık’ a geldik. Her zamanki gibi Yörük Mehmet’ in oraya yerleştik.
Buraya 3 senedir geliyoruz. Denize sıfır yazlık evimiz gibi. İnanılmaz rahat ediyoruz. Çevredeki insanlar çok uygar, zorunlu ihtiyaçlarımızı sitenin lokalinden karşılıyoruz, yemek pişirmek istemediğimizde sosyal tesisin restoranını kullanıyoruz, uzun kumsalda yürüyüş yapabiliyoruz.
Bu sene ayağım kırıktan dolayı hala şiş olduğundan, bu şişi de hemen indiremediklerinden, doktorlar denizi tavsiye ettiler.
Her gün suyun içinde gidiş-dönüş 2 km. yürüyorum.( Suyun içinde ayağım daha az acıyor ve daha çok çalışıyor.) İskelenin merdivenine tutunarak da tüm ayak hareketlerimi yapabiliyorum.
Neyse her şey yolunda gidiyor gibiydi.
Dün akşam Cunda adasına yemeğe gitmeye karar verdik.
Motorumuza atladık ( evet bu arada karavanın arkasına yükleye bildiğimiz bir motor aldık. Onun hikayesini ayrıca yazacağım.) ve adaya gittik.
Herkesin sıcaklardan bunaldığı bu günlerde Cunda püfür püfür esiyor. Keyfimize diyecek yok.
Cunda’ ya her gelişimizde mutlaka uğradığımız, her seferinde harika yemekler yediğimiz Lal Girit Mutfağına gittik. Tıklım tıklım dolu olmasına rağmen, bahçede bize bir yer buldular.
Kabak çiçeği dolması, çığırtma, sıcak patlıcan salatası, bebek kabaklar, cevizli yoğurtlu kabak ezmesi, cevizli ezme, kuzu tandır ve midye dolması. Her şey birbirinden lezzetliydi.
Gecenin sonunda içilen kahvelerin ardından, güzel bir gece geçirmenin mutluluğu ile ( ayağım biraz ağrısa da) karavanımıza döndük.
Her şey yatağa yattıktan sonra başladı.
Nefes alamıyordum. Sanki bir el içimi parçalıyordu. Bayılacağımı hissettim. Sevgilime zorlukla seslene bildim.
Sonrası kabus gibiydi. Sabaha kadar istifra etmekten kafamı kaldıramadım. Gün ışırken yorgunluktan ikimizde bitap düşmüş durumdaydık.
Konuşabildiğimiz anlarda, başıma ne gelmiş olabileceğini anlamaya çalıştık.
Büyük ihtimalle midyeden zehirlenmiştim.
Sakın yanlış anlamayın. Bu yemek yediğimiz yerde midyenin bayat olmasından olamazdı, çünkü sevgilim de aynı midyeden yemişti. Ancak benim midyeye alerjim olmasından kaynaklanıyor olabilirdi.
Daha önce böyle bir alerjim olmamış olmasının, şimdi olmasını engellemeyeceğini biliyordum.
Çünkü bir arkadaşım bu işi yapıyor. York Test Türkiye.
Yani parmak ucunuzdan biraz kan alarak, vücudunuzun hangi besinlere alerjisi olduğunu saptıyorlar.
İstanbul’ a dönünce hemen bu testi yaptırmaya karar verdim. İnternet sitelerinden gördüğüm kadarı ile bu testi 1690.- yapıyorlar ama, herhalde bana bir arkadaş indirimi yapar.
Yani aylardır ayağımdan çektiklerim yetmezmiş gibi, şimdi de bu çıktı.
Diyorum ya kendimi woodoo büyüsü yapılmış gibi hissediyorum.
Bir tarafımı iyileştirmeye çalışırken başka tarafıma, biri iğne batırıyor gibi.
Şaka bir yana ne diyeyim, nazar değiyor bana işte.
Annemin ” Senin yıldızın çok alçak” dediğini duyar gibiyim.
İçinizde kurşun dökmesini bilen birilerini tanıyan varsa, bilin ki ihtiyacım var.
Bir yanım böyle söylerken,diğer yanım da şöyle söylüyor. Şimdi tüm kötü olayları arka arkaya yaşıyorsam, artık önümde sadece iyi olaylar var demektir.
4 yorum
Çok geçmiş olsun. Ancak hayat böyle bir şey tam da, bir şeyler geliyor başımıza bazen kötü bazen iyi.İyi olanları es geçmemek lazım diye derim.Tatilde olmak gibi.
Bende güzel şeylere odaklanmak gerektiğine inanıyorum
Acil şifalar dilerim, Nas felak Ayetel kürsi 3 kulhuvalla bi elham iyi gelir (biz öyle yapıyoz).Bela okumuyor,herkim benim için ne düşünüyorsa Yaradanım ona on(iki)mislini versin.diye dua ediyoruz.İnsanların dilini ve içini ALLAHBİLİR! TECRÜBELERİNİZİ güzel aktarıyorsunuz teşekkür eder.sağlık esenlik dilerim.
Çok teşekkürler