YENİ BİR EV-YENİ BİR YAŞAM

Bugün herşeye baştan başlayacağız. Eski bir ev alıp, önce binayı yenileyeceğiz. Sonrada içini döşeyeceğiz. Eski binalara merakım ne zaman başladı bilmiyorum. Ama bildiğim bir şey varsa o da sokakta yürürken hep başımın yukarı çevrili olduğu. Bazıları insanlara bakar, bense binalara. Küçükken hep bir gücüm olsun isterdim. Şehirde dolaşıp, şöyle emirler verebilmek. ” Bu binayı yıkın”, ” şurayı yok edin”, “buranın etrafını düzenleyin”, “şu binanın rengini değiştirin” gibi. Ne harika olurdu değil mi? O zaman tablo gibi şehirler ortaya çıkardı.

        

Şimdi lafı uzatmayıp, ev bakmak için dolaşalım. Benim favorim boğaz hattı. Boğaz semtlerinin, o daracık sokaklarını, bozulmamış mahalle havasını seviyorum. Hatta Boğazın Anadolu yakasını. Şimdi Anadolu hisarın dayız. Aslında 18 yıl önce burada tarihi eser sayılan bir virane almıştım. 3 yıl gibi uzun bir sürede mimarlarla, eski eserler kurumuyla ve mahkemelerle uğraşıp burayı yeniden yaratmıştım. İçinde 10 yıl gibi uzun bir süre keyifle yaşadıktan sonra, 5 yıl önce burayı sattım.Elimde kalan fotoğraflar ise yukarıdakiler. İlk yapıldığında beyazdı,sonra sarı oldu, en son ise gri-mor. Sanırım en çok bu renk yakışmıştı. Şimdi farklı bir yol izleyelim. Yeni bir inşaata başlamadan önce, burayı sattıktan sonraki süreci anlatmalıyım. 300 m2 net büyüklükte olan bir evi satınca , eşyalarla birlikte ne yaptım önce onu anlatmalıyım belki de.

E-bültene Abone Ol Merak etmeyin. Spam yapmayacağız.

Yazar

Gönül Gökalp

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Login for fast comment.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

No More Posts

Register

OR

Do you already have an account? Login

Login

OR

Do not you have an account yet? Register

close

Bültene Kayıt Ol

About Us

Lorem Ipsum is simply dummy text of the printing and typesetting industry. Lorem Ipsum has been the industry’s standard dummy text ever since the 1500s, when an unknown printer took a galley of type and scrambled it to make a type specimen book.

It has survived not only five centuries, but also the leap into electronic typesetting, remaining essentially unchanged.